08 Ağu2014
Işık ve insan
Çok uzun zaman önce insanlar, yalnız gün ışığından (gündüz ışığından) istifade edebilmişler. Ateşin keşfi ile birlikte gündüzlerin dışında yapay ışıkla aydınlatmayı da öğrendiler. Daha sonra yapay ışık olarak meşaleler ve yağ lambaları ile aydınlandılar. Yağ lambası, meşale ve mum 19. yy ortalarına kadar gözde ışık kaynakları oldu.
1870’lerde Edison’un filamanlı lambayı geliştirmesiyle aydınlatmada yeni bir çığır açılmış oldu. 20. yüzyılda fluoresan lambalar, deşarj esaslı lambalar hayatımıza girdi. Geçtiğimiz asrın sonunda katı halde ve yarı iletken yapıda LED lambalar, aydınlatmada yapay ışık kaynağı olarak yerini almaya başlayacağının sinyalini verdi.
Yapay ışık üretimi
- Temel olarak elektrik enerjisini ışığa çevirmek için 3 yöntem kullanılır. Isıtma yöntemi, düşük ve yüksek basınçlı metal buharlı ortamda deşarj yöntemi ve uyarılma ile ışık verme (luminescence) yöntemleri.
- Isıtma yöntemi: Bir filaman yapısı üzerinden elektrik akımı geçirilerek filamanın ısınması sağlanır ve akkor hale gelen filamanın yaydığı görülebilir ışık kullanımımıza sunulur. Örnek, akkor lambalar ve halojen lambalar.
- Gaz deşarjı: Havası boşaltılmış ve metal buharı ilave edilmiş bir tüp içerisinde iki elektrot vasıtasıyla bir gerilim uygulanarak, metal buharı üzerinden geçen akımın meydana getirdiği ark’ın yaydığı görülebilir ışık aydınlatmada kullanılır. Örnek, cıva buharlı lambalar, metal hali de lambalar, sodyum buharlı lambalar.
- Uyarma ile ışıma yöntemi (Luminescence): Alçak basınçlı cıva buharlı lambalarda elde edilen gözle görülemeyen UV ışık ile bir fosfor tabakası uyarılarak görülebilen ışığa çevrilir. Örnek, fluoresan lambalar, kompakt fluoresan lambalar. Elektrik enerjisini doğrudan ışığa çeviren bir yöntem olarak katı bir yapı içersinde elektronların uyarımı ile görülebilen ışık elde edilebilinir (electroluminescense). Örnek, LED lambalar.